İçindekiler
Ege Bölgesi, ülkemizin dört bir yani gibi cennet olarak tasvir edebileceğimiz bir bölge ve burada, hâlâ keşfedilmeyi bekleyen pek çok yer mevcut. Şüphesiz, Ege’nin popüler bölgelerinde güzel bir tatil, bu yaz planlarınızdan bir tanesi olabilir ve şimdiden planlarınızı dahi yapmış olabilirsiniz, ancak yolunuz düşerse, Ege’nin saklı kalmış köylerini keşfetmeye ne dersiniz?
Bu yazımızda sizin için Ege’nin saklı kalmış, muhteşem doğası, manzaraları ve havası ile dikkat çeken köylerini listeleyeceğiz. Siz de, daha önce bu köyleri duymamış olabilirsiniz, ancak ilginizi çekerse, bir girip görmenizi tavsiye ederiz. Ek olarak, daha önce kamp severler için Türkiye’nin En İyi Kamp Bölgelerinin Ücretleri başlıklı yazımızı yayına almıştık. Doğa harikası kamp bölgeleri de ilginizi çekiyorsa, incelemeyi ihmal etmeyin!
Turgut Köyü, Muğla
Hem sessiz sedasız, huzur dolu bir köyde keyifli birkaç saat geçirmek hem de keşfetmek ister misiniz? Tarihi yapıları ve henüz bozulmamış doğası ile Turgut Köyü, ideal konumlardan bir tanesi olabilir. Bilhassa narenciye bahçeleri ile ünlü bir köy olan Turgut’ta, birkaç kilometre ötede Hydas Antik Kenti de yer almakta. Antik döneme yönelik keşfetmeye dair ilginiz varsa, zaman ayırıp mutlaka gidin, aynı zamanda yol üzerinde manzaraya aşık olun isteriz. Ne dersiniz?
Birgi Köyü, İzmir
Ülkemizin en yaşanılabilir şehirlerinden bir tanesi olan İzmir’de, Ödemiş ilçesine bağlı bir köy olan Birgi de, hem tarihi dokusu hem de harika insanları ile dikkat çeken noktalardan. Bozdağ eteklerine konumlanmış bu köyde, Friglerden Bizanslara pek çok topluluğun bir zamanlar bulunduğu biliniyor. Çakırağa Konağı ile ünlenen Birgi için “ünlenen” tabirini kullandığımıza bakmayın, hâlâ değerli misafirlerini ve daha çok keşfedilmeyi bekliyorlar. Eski evler, mimari yapılar, konaklar ve dahası için, zaman bulursanız uğramanızı öneririz.
Kapıkırı Köyü, Muğla
Kapıkırı, Beşparmak dağları ile Bafa arasında kalan bir bölge, namı ise rüzgarından geliyor. Evet, yanlış duymadınız. Bu köyün tertemiz bir havası ve bol rüzgarı var. Göl kenarında yer alan ve muhteşem bir manzarası bulunan Kapıkırı’nda, yaşam antik dönemden kalma yapılarla iç içe devam ediyor. Buraya uğrarsanız, Heraklia’yı görememeniz imkansız, ek olarak göl kıyısında bizim için oturup birkaç saatliğine huzur bulmayı da sakın unutmayın.
Mazı Köyü, Muğla
Bodrum’a bağlı bir mahalle olarak nitelendirilse de, resmi kaynakların aksine buranın hâlâ bir köy olduğunu kabul edenlerin sayısı bir hayli fazla. Özellikle Bodrum’un mavi sularında, tekne yolculuklarında muhakkak görebileceğiniz bir köy olan Mazı’da, Karyalılardan günümüze gelen tam sekiz koy var. Berrak bir mavi sonsuzluğa bakmak, doğada huzur bulmak, sessizliğin sesini dinlemek isterseniz, Mazı sizleri bekliyor. Ayrıca, koyların yüzmek için de ideal bir konumda olduğunu belirtelim.
Doğanbey Köyü, Aydın
Dilek Dağları’nın sırtında konumlanmış ve bilhassa eski zamanın tadını arayanlara yönelik, nostaljik bir macera köyü olarak nitelendirilebilir Doğanbey. Mübadele döneminden önce Rumların yerleşim yeri olan bu köy, onlardan kalma taş evleri, doğal güzellikleri ile kesinlikle görülmesi gereken bir yer. Dar sokakları, eski yapıları, tertemiz bir hava ve dahası için, Söke’ye kısacık bir mesafede olan Doğanbey’e uğrayın deriz.
Eskihisar Köyü, Muğla
Eskihisar, Muğla’nın Yatağan adlı ilçesine bağlı bir köy ve burası, beş asırlık bir tarihin yuvası olarak da biliniyor. Stratonikeia Antik Kenti ve Şaban Ağa Camii gibi tarihi değerleri ile dikkat çeken Eskihisar’da, tarihe ilginiz varsa harika vakit geçirebilirsiniz. Pek çok seyahat yazarı, Eskihisar’ın yol boyunca görülmediği için bilinmediğini, ancak çok değerli bir konum olduğunu belirtiyor.
İnecik Köyü, İzmir
Asırlık çınarları, yaz boyunca eğlenceli etkinlikleri ve Ege Denizi’ne bakan konumu ile İnecik Köyü, Karaburun’a 13 kilometre uzaklıkta bir yerleşim yeri. Özellikle meydanında bulunan asırlık çınar ağaçları ile dikkat çeken bu köyde, tarihi bir camii de var. Denizin kıyısına giderek, sakin birkaç saat geçirebilir, meydana inerek insanlarla tanışabilir ve huzur dolu bir günü kendinize armağan edebilirsiniz. Ne dersiniz?
Bademli Köyü, İzmir
“İzmir’de bu kadar köy var mıydı?” diyorsanız, muhtemelen yalnız değilsiniz. Ege’de keşfedilmeyi bekleyen bir diğer İzmir’e bağlı köy de, Bademli. Mübadele döneminden önceki ismiyle Angelos olan bu köy, yıllar geçmesine rağmen, mübadele dönemindeki tarihi dokusunu koruyor. Eski evleri, asırlık ağaçları, özellikle denize kadar giden zeytin ağaçları ile bir doğa harikası keşfetmek isterseniz; Bademli kesinlikle uygun. Ayrıca, burada iki koy olduğunu ve yüzmeye uygun bir konumda olduklarını da belirtelim.
Karadere Köyü, İzmir
Kınık ilçesine bağlı bir köy olan Karadere, aslına bakarsanız keşfedilmeyi bekleyen bir tarih hazinesi. İlk çağlardan pek çok eserin kalıntısının bulunduğu Karadere Köyü, Yunt Dağı’nın hemen yanı başında ve Yunt Dağı’nın tepesinde bulunan Mamurt Kale’de, Kybele Tapınağı kalıntılarının olduğu bilinmekte. Keşfetmeyi sevenler ve insan tarihi ile ilgilenenler için, şüphesiz ilgi çekici bir köy.
Demircidere Köyü, Balıkesir
Türkmenlerin tarihinden kalıntıları keşfedebileceğiniz, hem tarihi hem de doğa güzelliği ile dikkat çeken Demircidere Köyü, Balıkesir’de; Ayvalık ile Bergama arasındaki çamlarla kaplı yolda yer alıyor. Bu yol üzerinde sayısız köy keşfedilebilir, ancak en güzellerinden bir tanesi olan Demircidere, ilk durağınız olsun. Çay bahçesinde insanlarıyla tanışabileceğiniz, müzesini gezebileceğiniz bu köy, huzurlu birkaç saat vadeden yerlerden bir diğeri.
Farklı konu başlıklarında görüşmek üzere!
Orjinal bir yazı olmuş.Ellerinize sağlık.